Aikido, kendini keşfetmek için güzel bir yöntem olabilir. Bu sanatla ilgili birçok harika şeyden biri, sakinlik ve öz saygı duygusuyla ortaya çıkan bir saygınlıkla pratik yapabilmemizdir. Saygınlık sadece fırlatmayı yapan (nage) kişiye değil, aynı zamanda tekniği alan (uke) kişiye de aittir. Bu bağın tüm potansiyeli fark edildiğinde, deneyimlenmesi gerçekten güzel bir şeydir.
Antrenman yaparken kendi eğilimim rekabetçi olmak, partnerimi atmak istemek veya bir şekilde üstün beceri, güç veya teknik göstermektir. Benim için, savaş sanatında çoğunlukla ilk görülen bu model sadece bu içgüdüyü besler ve beni kazan – kaybet ikilemine yönlendirir. Bu nedenle, bu günlerde Aikido eğitimimin amacı, bu modelin ötesine geçmek ve çatışmanın başka bir çözümünün olduğunu fark etmek.
Kurucu O’Sensei Morihei Ueshiba, kendi savaş sanatını Bujitsu’dan Aikido’ya değiştirdiğinde, ortaya çıkan farklılıklardan biri uygulamanın niyetiydi; yıkım pratiğinden uyum pratiğine geçiş. Bu uyum arayışında, onurlu, saygın bir davranış pratiği bize yol gösterebilir.
Ben Aikido’yu modern dünya için bir savaş sanatı olarak görüyorum. Bu modern dünyada hayatımı sürekli olarak Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin zirvesine yakın bir yerde yaşadığım için şanslıyım. Günlük enerjim hayatımı savunmak için değil, yaşam kalitemi arttırmaya çalışmakla geçiyor. Daha iyi günlerimde ise, çevremdeki yaşam kalitesini iyileştirmeye çalışabiliyorum. Topluluklar, kabileler, aileler – her türden farklı sosyal yapılar üzerine kurulu bir toplumda yaşıyoruz. Bu çerçevedeki yerimiz büyük ölçüde kendi davranışlarımıza dayanıyor. Kendimize ve çevremizdeki insanlara onurlu davrandığımızda, hepimizin birbirine bağlı olduğu ve öteki’nin yaşam kalitesinin kendi yaşam kalitemizle bağlantılı olduğu anlayışını onurlandırırız.
Aikido hareketleri içinde partnerimize saygınlık sunmak için birçok fırsat vardır. Uke ve nage ilişkisini düşünün; uke’nin rolü, baştan itibaren hareketi kabul etmek, dengeyi korumak ve saldırıyı sürdürmektir. Aynı zamanda, nage ilk saldırıyı kabul etmekle ve ardından partneri çözüme ulaşacak şekilde yönlendirmekle (Aikido ilkelerini kullanarak) görevlendirilir. Bu arada, nage baskıyı bir miktar salarsa veya bağlantıyı koparırsa, uke’nin kendi onurlu duruşuna geri dönerek dengesini yeniden kazanması ve genellikle saldırısına devam etmesi beklenir.
Aikido’nun en iyi hareketleri zarif ve güçlüdür. Aiki ile saldırıyı durdururken, partnerimize vurmayız veya ezmeyiz. Onlara, onurlarını koruyarak çatışmadan çıkmalarına izin veren bir yol sunarız. Bir adım daha ileri giderek, aslında onlara koruma sunuyoruz. Bir adım daha; aslında onları bir kilit tekniğiyle mindere yönlendirişimiz, ihtiyaç duydukları bir esnetmeye bile dönüşebilir, gerginliklere iyi gelir.
Uke rolüne bir bakış açısı, saldırınızı nage’ye bir “hediye” olarak düşünmektir. “Bir saldırı başlatmak için evrenle olan doğal bağımı bozuyorum ve bu hediyenin iyi karşılanmasını istiyorum. Nage’in başarılı olmasını ama aynı zamanda zorlanmasını istiyorum. Kendi muhakememi en aza indirerek ve sadece birlikte hareketimizin bir ortağı olarak, nage’nin meydan okumama nasıl yanıt verdiğiyle meşgul olacağım.” Uke rolünü üstlenirken saldırınızı sunun. Partnerinizin verdiği tepkiye uyum sağlayın ve onlara yüksek farkındalığınızın saygınlığını en iyi ukeminiz aracılığıyla verin.
Bu, gün içinde birine “Nasılsın?” diye sormak gibi olabilir. Bu soruyu sormanın birçok yolu var. Bunu sorabilir ve sonra telefonunuza bakmaya başlayabilirsiniz. Toplantıya koştururken yanından geçtiğiniz iş arkadaşınıza bağırarak sorabilirsiniz. Eşinize sorabilir ve daha sonra bir cevap beklemeden uyumak için dönebilirsiniz. Alternatif olarak, partnerimize bakabilir, bir bağlantı kurabilir, yanıta dahil olabilir ve derin endişelerimiz ve geleceğe yönelik umutlarımız hakkında bir sohbete dönüşmesine izin verebiliriz. İnsanlarla bu şekilde etkileşim kurmak onur, saygı ve… hassasiyet gerektirir.
Saotome Sensei sıklıkla Aikido’nun amacının, doğal içgüdülerimizi tüm yaşama karşı ilgi, saygı ve şefkate dönüşmek üzere yeniden eğitmekten başka bir şey olmadığını söyler. Bu onurlu bir yaklaşımı benimsersek, bize bu asil yolda ilerlerken yardımcı olabileceğine inanıyorum.
Jos Gold
Aikido Journal
Not : Bu kısa yazıya Aikido Chuseikan’ın (Tampa Bay Florida) Baş Eğitmeni ve Kurucusu olan Don Ellingsworth Sensei (5. dan) katkıda bulunmuştur. Kendisi, Mitsugi Saotome Sensei’nin doğrudan öğrencisidir ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en büyük Aikido organizasyonlarından biri olan ASU’nun yöneticisidir.
Kaynak: Aikido: The Martial Art of Dignity – Aikido Journal
Kapak Görseli: Aiki Shrine Dojo
Çeviri: Oğuzhan Yılmaz