Yıllar önce Hombu Dojo’ da bir ders veriyordum, çalışılan teknik kokyu ho idi. Bazı yudansha’lara [siyah kuşak sahipleri] tekniğin çeşitli geliştirilmiş şekillerini anlatırken, minderin bir köşesinde iki beyaz kuşak sahibinin omuzlarını yükseltmiş ve kollarını kasmış bir şekilde birbirleri ile mücadele ettiklerinin farkında değildim. Sesini duyana kadar, O’Sensei’nin dersi incelemek üzere dojo’ya geldiğini de fark etmemiştim. Hiddetten keskinleşmiş sesiyle “Bu dersi kim öğretiyor !” diye gürledi. O’Sensei beni gördü ve şaşırmış beyaz kuşaklara işaret ederek “Saotome, Aikido’nun esaslarını yok ediyorsun! Ben bir eğitim sistemi geliştiriyorum! Aikido eğitimi süreçtir! Sen Aikido’nun anlamını yok ediyorsun!” dedi.
Bu eğitim süreci, temel tekniğin [Kihon Waza] incelenmesi ve geliştirilmesidir. Kihon Waza Aikido eğitiminin temelidir. Aikido felsefesinin, aynı esası dile getiren değişik temel hareketler içine yoğunlaştırılmış halidir. Pek çok kez insanlar Aikido çalışırlar, ancak Aikido öğrenmemektedirler. İkkyo, shihonage ya da iriminage çalışırlar ve “İkkyo yapabilmenin doğru yolu budur; shihonage’ nin doğru olanı budur.” diye düşünürler. Bunlar saçmalıktır. Teknikleri incelemek üzere birbirlerinden ayırmak yerine, onların ortak yönlerini, esaslarının uygulamalarını ve felsefi sonuçlarını incelemeliyiz. Mükemmel ikkyo yoktur; anında, samimiyetle, ve mevcut durum ile uyum içinde uygulanan ikkyo doğrudur. Öğrenciler genellikle öğretmenin şekillerini aynen ve hassasiyetle benimsemeye çalışırlar, ancak öğretmen için de ikkyo her seferinde farklıdır. Hassas şekil tekrarlanamaz. Her ayrı durumda gücün açısı ve yönü farklıdır; yeriniz her zaman aynı değildir, vücut şekli ve kas yapısı rakipten rakibe farklılık gösterir, algılama ve zamanlama değişir. Uygulama da bunlara göre değişmelidir. Teknik, bir saniye içinde, şeklin yaratılmasıdır. Hiçbir zaman aynı saniye ve aynı şekil yoktur. Ancak temeller aynıdır.
Değişik insan toplulukları O’Sensei’yi izlemek için dojo’ya gelirlerdi. O’Sensei her seferinde iriminage uyguluyor olabilirdi, ancak vurgulama ve yaklaşımı izleyen topluluğun ilgi alanlarına uygun olarak farklılıklar gösterirdi. Bir dansçı topluluğuna hareketinin gücünün asaletini ve güzelliğini aktarırdı. Bir budoka topluluğu keskin kudrete ve yıkıcı askeri uygulamaya şahit olurdu. Sanatçılara yaratıcılığın gücünü ve eğitimin sonucu olan sanatkar bilinci örneklendirirdi. Aikido’nun esası anlık olması ve değişkenliğidir.
O’Sensei’nin öğretisi günden güne ve yıldan yıla değişti. Hayat tecrübesi, günlük eğitim ve geçen zaman, bilgiyi genişletir. O’Sensei ikkyo’yu on yıl önce ve on yıl sonra öğretirken aynı görünüyordu, ama aslında tamamen farklı idi. Ruhu farklılaşmıştı, anlayışı ve felsefesi olgunlaşmıştı. O’Sensei için eğitim, günlük yaşamdı. Bütün hayatını, kudretini, tecrübesini, görüşünü, dualarını ve umudunu eğitimine verdi ve gelişmesi hiç durmadı. Şekil ile ilgilenenler içindeki gelişmeyi ve değişiklikleri göremediler.
Öğrenciler, öğretmenin öğretisini yorumlayabilmek için gözlerini geliştirmelidirler. Şeklin ötesini, kalbi, görebilmelidirler. Kihon Waza’yı anlayabilmenin kolay yolu yoktur; gerçeği kendiniz, kendiniz için, keşfetmelisiniz.
Mitsugi Saotome Shihan
(Aikido and Harmony of the Nature kitabından)
Çeviri :İstanbul Aikikai