İlk yazıda “Önce temellerde kendinizi eğitin” sloganı ile, temel kavramları çalışmıştık. İkinci yazıda “Tüm deneyimlerinizin rüya olduğunu bilin” sloganınıyla dışarıya, dünya algımıza baktık. Üçüncü yazıda “Farkındalığın Saf/Boş Doğasını Fark Edin!” sloganıyla bakışlarımızı içeriye çevirmiştik.
Şimdi bu dördüncü slogan ile devam ediyoruz.
4.Slogan: Kendini Karşıtından Bile Özgürleştir.
Bu sloganın ele aldığı sorun, önceki iki sloganın ortaya çıkardığı içgörüye tutunma eğilimidir. Yani, dünyanın rüya gibi doğasını ve farkındalığın kavranılamaz doğasını fark etmiş olabilirsiniz. Ancak yine de bu farkındalıkla tanışmanın kendisine ve tüm bunları çözmüş olma hissine sıkı sıkıya sarılıyor olabilirsiniz. Sağlam bir zemin bulma ihtiyacı o kadar güçlüdür ki, iç ve dış deneyimin zemini olmayan doğasını da zemin gibi görmeye meyledebilirsiniz. Doğası boşluk olanda bile anlam bulmak için bir çok açıklamanız olabilir.
Bunlar neredeyse bir anda gerçekleşir. Bir şey elinizden kayar gider, başka bir şeyi yakalayıverirsiniz. Bir farkındalık yaşadınız diyelim, eğer bu farkındalığı kendinizin yaparsanız, sahiplenirseniz; artık bir farkındalık değil, üstünden gelmeniz gereken bir engel haline gelir.
Boşluk kavramına yaygın olarak oldukça yüzeysel bakılır. Nihilist bir tembellik bahanesi gibi her şey boşsa neden uğraşalım diye düşünülür. Veya boşluğun farkına varmanın acıları dindireceğini hayal ederek acı veren duyguları inkar etmek gibi bir yaklaşım oluşabilir. Bir çok insanın fark edemediği derin bir şeyi fark ediyorum gibi bir gurur hissi oluşabilir. Panzehir, kendinizi bu düşüncelerden özgürleştirmek için bir şey yapmanız gerekmediğini anlamaktır. Aslında panzehir de yoktur. Diyelim ki meditasyon sırasında bir farkındalığınıza içgörünüze tutunduğunuzu fark ettiniz. Slogan size diyor ki tutunduğunu fark edişine de tutunma. [1]
Çareye bile tutunmamak gerekir. Sufilikte terki terk olarak geçer.
Bir şey deneyimlediğimizde kök nedeni ne diye bakacak olursak; bunu anlayabilmek için saf bir zihin gerekir. Çocuk zihnine kıyasla bizimki çok daha saflığını yitirmiştir.
Pratik Önerisi:
- Adım adım çocukluğunuza dönün.
- Üniversitedeki halinizden bebekliğinize kadar.
- Nasıl bakıyorsunuz hayata?
- Çevrenizde kimler var? Anneniz, babanınz, dedeniz..
- Bebekliğinize ulaştığınızda karın nefesleri alın ve nefesi 21’e kadar sayın. [2]
Bunlar da ilginizi çekebilir:
[1] Judith L. Lief, Working with the Slogans of Atisha, A practical guide to leading a compassionate life, 2021
[2] Bora Ercan- Lojong Zihin Eğitiminin Yedi Kuralı Atölyesi Notları- 30.01.2021
Kapak Fotoğrafı: Jimmy Chan
Written by
Sevgi Sözügeçer
2015 yılından bu yana yoga ve meditasyonla ilgili çalışıyor; okumak ve uygulamak bazında, eğitmenliği yeni. 2010 yılından beri blog yazarı. Bursa doğumlu. Fahri Beytepeli. Ankara eğitimli. Şimdi İstanbul’da Biyomedikal Üretici Firmalarına kimyacı olarak danışmanlık yapıyor.