Bir nevi meditasyon günlüğü -8-
İçerde kaynayan bir huzursuzluk var. Gel de bunla kal bakalım. Ne kadar ondan kurtulmaya çalışsam yapışkan bir sakız gibi daha da katılaşıyor. Görmezden gelmeye çalıştıkça, bastırdıkça yükselen dalgalar halinde geliyor. Ne yapmalı diye düşündükçe yeni konular ve keskin söylemlerle daha da karışıyor. İşte tam bu noktada nefesimi dinledikçe biraz bulanıklaşıp sakinleşiyor. Elbette bir anda değil, defalarca deneme sonrası belki bir anlığına.
Yoğun bir günün ardından sakince oturup sohbet edip, kitap okurken geleceğe dair olasılıklar üzerinden gelişen bir diyalog rahatsızlığıyla üzerime oturdu. Ahanda şimdi bunu tanımladığım gibi kendi yaratımıma inanmaya ve onunla çamura bulanmaya başladım. Bu bulanıklıkların içinde yüzüp de bir an çıkmayı deneyimleyince daha kolay hatırlayabiliyor nefesini insan.
Bir bakıyorum ki şu an oturmuş size bunları yazıyorum keyifli bir yalnızlık içinden. Çalışıyorum, öğreniyorum, gelişiyorum, tökezliyorum, hata yapıyorum ve düşüyorum. Her biri hoş ya da hoşnutsuz olsa da korkmadan deniyorum. Öyle ya da böyle geçiyor, zaman alıyor, dönüşüyor belki bir şeyler bitiyor ama olan olunca gelen de geçiyor.
Hayatımda büyük kararlar için güçlü hissediyorum ve kayıp yaşamaktan korkmadan bekliyorum. Bir sabah bir rüya ile uyanıp onun getirdiklerinini denizin kıyıya vurduğu çöpler gibi izliyorum ve topluyorum. Zihnin kirli köşelerinden çıkan her şey çok değerli. Onları bir yere bağlamadan izleyerek devam ediyorum. Üzülmek, özlemek, kırgın hissetmek de bunun parçası keyifli neşenin yanında.
Rahatsızlığı büyüten zihni saygıyla selamlıyor ve gökyüzündeki manzarayı seyre dalıyorum.
Bunlar da ilginizi çekebilir:
10 Şubat 2024
Yağmur Kutlar
Dizinin tüm yazıları.
Korku Tüneli
14 Haziran 2024
Kendinden Yolculuk
29 Mayıs 2024
Rahatsız Tango
22 Nisan 2024
Dik Duramazsan
20 Mart 2024
Written by
Yağmur Kutlar
2011 yılından bu yana Yoga pratiğini sürdürmekte, farklı beden çalışmalarından beslenirken, çocuklar ve yetişkinlerle hareket odaklı paylaşımlar yapmaktadır. “Sade bir yaşam” arayışıyla yola düşüp farklı topluluklarla yaşamayı ve birlikte üretmeyi deneyimledikten sonra şu anda Küçükkuyu-Edremit arasında salınmaktadır. Okumaya, paylaşmaya, hareket içinde araştırmaya devam ederken “birlikte yapmanın” peşindedir.