Özellikle gençliğimde ve daha sonra farklı dövüş sanatlarının bıçak saldırılarına karşı çalışmalarını gösteren çok sayıda video gördüm. Bu Systema için de geçerli. Son yıllarda sokakta bıçak saldırılarının sayısı ciddi biçimde artarken, fark ettim ki bıçak saldırısına karşı yapılan eğitimlerin gerçekçiliği de ciddi biçimde azalıyor. Bu maalesef pek çok Systema eğitiminde de böyle. Her ne kadar Systema, konuyla gerçekçi bir şekilde başa çıkmak için mükemmel bir araç sunuyor olsa da.
Bunun farklı nedenleri var ve fazla ayrıntıya girmek istemiyorum. Ama kesinlikle bunun eğitmenin deneyimiyle ya da bu durumda deneyimsizliğiyle ilgisi var.
Tabii ki, savaş sanatları eğitmenlerinin çoğu, hiç bir zaman gerçek bir bıçak çatışmasına karışmadıkları için mutludurlar.
Öte yandan, bu durum otomatik olarak yalnızca belli koşullar altında elde ettiğiniz belli deneyimlerin eksikliğine yol açmaktadır.
Bu sebepten, bıçağa karşı çalışmalar hakkında bazı yorumlar yapmak istiyorum. Temel olarak, bıçak saldırılarının gerçekliği ile ilgili bazı önemli etkenlerle yüzleşmeliyiz.
1.
Çoğu zaman kurban (saldırıya uğrayanların neredeyse %80’i) bir bıçağın ortaya çıktığını fark etmez bile. Yine çoğunlukla, çatışma sırasında bıçaklandıklarını fark etmezler. Bıçak içeride ciddi bir yaralanmaya sebep olsa dahi ilk anda bunu fark etmeyebilirler. Bu yüzden polis memurlarına, bıçaklı bir saldırgana yakın mesafeden müdahale ettikten sonra derhal birbirlerini ya da kendilerini her hangi bir yaralanmaya karşı kontrol etmeleri tavsiye edilir.
Peki fark etmediğiniz bir tehdide karşı kendinizi nasıl savunabilirsiniz? Aslında cevap oldukça basit.
Ne şekilde olursa olsun tüm yakın mesafe saldırılarına, saldırganın elinde bir bıçak varmış gibi davranarak müdahale etmelisiniz. Bu kulağa biraz garip geliyor olabilir. İzin verin bir örnek vereyim.
Bir sonraki çalışmanızda, yüzünüze doğru gelen bir yumrukla uğraşacağınız zaman, saldırganın elinde kısa bir bıçak olduğunu hayal edin. Şimdi yumrukla çalışırken olduğu gibi mi davranırdınız?
Eğer öyleyse yakın saldırılara karşı zihinsel tutumunuzu gözden geçirmelisiniz. Çünkü bir saldırının içinde bıçak olduğunu fark etmeme ihtimaliniz gerçekten yüksektir. Bu durumda yumruğu “sadece bir yumruk” olarak görerek çalışmak çok anlamsız.
2.
Saldırı başlamadan önce hayatınıza kasteden bıçaklı biriyle karşı karşıya kalmanın psikolojik baskısı ve burnunuzun dibindeki saldırganın agresifliği ve acımasızlığı, size ilk darbeyi vurur. Antrenmanlarda buna benzer durumlarla baş edebiliyor olsanız da muhtemelen bu baskı öylece kalmanıza sebep olur. Buna benzer bir durumun gerçekçi bir canlandırmasını yapmak imkansıza yakındır. Örneğin Özel Kuvvetler’de, yeni başlayan biri onca sıkı eğitimden geçiyor olmasına rağmen bu işin üstesinden gelip gelemeyeceği ancak ilk gerçek sıcak temasından sonra anlaşılır. Eğitimlerde canlandırmasını yapamayacağınız şeyler vardır ve bu bıçaklı saldırı için de geçerlidir.
3.
En sık kullanılan bıçak tipi, bir “Savaş Bıçağı” ya da başka havalı bir şey değildir. En tehlikeli ve yaygın olarak kullanılanlar mutfak bıçakları, tornavidalar veya makaslar gibi yaygın ev eşyalarıdır. Bunun nedeni, bu ögelerin hemen hemen her yerde mevcut olmasıdır ve bu nedenle herhangi bir planlama veya hazırlık yapılmadan kullanılabilir.
4.
Systema çalışmalarında olduğu gibi bedenin akıcı ve rahat hareket etmesi, bıçağa karşı savunmanın ön koşullarından biridir. En genel hatalardan biri bu tip egzersizlerle, sokakta gerçek bir durumda kullanılacak teknikleri karıştırmaktır. Tekrarlanan bir bıçak saldırısından bedeni hareket ettirerek kaçmak bir egzersizdir, asla gerçek bir saldırıya karşı uygulanamaz. Bunun ardındaki fikir, kişiyi mümkün olabilecek tüm saldırı açılarına karşı hazırlamaktır. Böylece ilk saldırıya doğru tepki verebilecek hale gelebilirsiniz. Doğru noktaya hareket eder ve ikinci saldırının gelmemesi için derhal karşı saldırınızı yaparsınız. Arka arkaya gelen saldırılardan kaçınabilme ihtimaliniz, her saldırıda dramatik biçimde düşer.
5.
Bıçak saldırısına, olabilecek en kısa sürede karşı saldırı ile cevap vermek hayati önem taşır. Karşı saldırı en kötü ihtimalle bıçakla ikinci bir saldırının gelmesini engelleyebilecek şekilde olmalıdır. Bu yalnızca saldırganın hayati organlarına, özellikle baş ve boyun bölgesine ulaşılarak yapılabilir. Bir çok Systema videosunda insanların saldıran kişinin gövdesine vurduklarını görüyorum. İsminiz Mikhail ya da Vladimir değilse bunu yapmayın. Sonuç hayal kırıklığı, daha açık söylemek gerekirse tehlikeli olabilir. Çalışmalarınızda vuruşlarınız, bir saldırıyı durdurma ya da saldırganı soluksuz bırakma konusunda tatmin edici olsa bile, gerçek bir durumda, belki de alkol, uyuşturucu ya da ikisini birden almış birinin vahşi saldırısını durdurmayabilir. Mümkün olan her açıda ve her el pozisyonunda, doğru yerlere hassas karşı ataklar yapabilecek bir kas hafızası oluşturmaya çalışın. (elleriniz her zaman savunma için doğru pozisyonunda olmayabilir.) Unutmayın bu bir hız meselesi değil. Bu bir hissetme meselesi ve öğrenebilmek için önce yavaş yapmalısınız. Eğer kas hafızanız doğru şekilde geliştiyse, kolaylıkla hızlanabilir ve hassasiyetinizden bir şey kaybetmezsiniz. Ama eğer doğru ilerlemediyseniz, vuruşunuz hızlı ama hassasiyetten yoksun olabilir. Bu durumda rakibinizi durduramayabilirsiniz; ki bu ölümcül olabilir.
6.
Tüm süreç boyunca, bıçağın konumunu her zaman “kontrol” ettiğinizden emin olmanız gerekir. Kontrol, bıçağı tutan eli, elle, kolla, vücutla, her neyse bir şekilde, “kapatarak” olur. Bunun en iyi hali saldırganın ne yaptığınızı fark etmemesidir. Bıçakla teması kaybederseniz, savunmanızda saldırganın girebileceği (ve geçeceği) bir boşluk oluşur. Bu, özellikle tepki sürenizin görüşünüze bağlı olduğu yakın mesafe saldırılarda ölümcüldür.
Bıçak saldırılarının gerçekliği hakkında çok daha fazla şey söylenebilir. Ancak kişisel eğitimlerinizi yukarıdaki ifadelere göre yeniden gözden geçirirseniz, iş gerçeğe gelince, tatmin edici sonuçlar alabilirsiniz. Öte yandan, daha önce de söylediğim gibi, gerçekleşene kadar asla tam olarak ne olacağını bilemeyeceksiniz ve inanın bana bu gerçekleşmemesini isteyeceğiniz bir şey, orası kesin.
Bununla ilgili yorumlarınız ya da soruların olursa lütfen bana ulaşın
Norbert Tannert
RMA Systema – Bonn / Almanya
Norbert Tannert bu yazıyı, kişisel Facebook sayfasında 22 aralık 2018 tarihinde yayınlamıştı. Aslına burayı tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Çeviri: Oğuzhan Yılmaz
2 Yorum
Ali özen
Bıçak çıktığı anda diz kapağına tekme atmak sağlıklı mı?
Oğuzhan Yılmaz
Ali Özen, bu konularda genelde her kapıyı açacak bir anahtara sahip olmayı ya da her durumda işe yarayacak bir teknik öğrenmeyi hepimiz isteriz. Ama maalesef gerçek hayat buna pek izin vermiyor. Gerçekten işi yarar bir şey yapmak istiyorsam kendimi sürekli değiştirebilmeli ve karşılaştığım durumlara adapte olabilmeyi öğrenmeliyim.
Dolayısıyla sorduğun sorunun net bir cevabı yok. O tekmeyi kim atıyor? Kime atıyor? Bıçağı kim tutuyor? Tekme atan sağlıklı bir birey mi? Dengesi nasıl? Ayağını bastığı yer nasıl? Zeminde kar buz var mı? Yeterince su içmiş mi? Kişi yeterince sakin mi? vb sorular, senin sorduğun sorunun cevabını değiştirir. Yani bir tekniğin bir yerde işe yaramış olması, tekrar işe yarıyacağı anlamına gelmez. Dolayısıyla her seferinde yeniden uyarlanması gerekir.
O zaman ne yapacağız ? Bence yapılacak en iyi şey herhangi bir sanatı kendine temel alıp üzerinde uzun uzun çalışmak ve bu sırada diğer yöntemlere de kapalı olmayıp, onları inceleyerek bedenine uygun yöntemleri kendi sanatına eklemektir. Böylece farklı durumlara cevap verebilecek becerileri geliştirebilir ve sürekli güncelleyebilirsin….