Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Yolun başı/ Talebelik ve çıraklık 

Her şey öğrenci olmakla başladı. Hayatımda okulunu okuduğum ya da yıllarca sürdürdüğüm her alanda iyi bir öğrenci olarak yürümeyi seçtim. Bunu seçerken bunları paylaşacağım bir günün geleceğini düşünmemiştim.
Yazı Dizisi

-5-

2015’te yogaya başladığım Nefess Yoga’ya geri döndüğümde biraz uzak kalmıştım ve yeniden başlamak, yola devam etmek için heyecanlıydım. Mekan değişmiş, büyümüş olsa da tanıdık yüzler, söylemler ve sıcaklık baki kalmıştı. Yoga pratiğime devam ederken bir yandan da eğitmen arkadaşlarımın derslerine asistanlık yapmaya başlamıştım ki işte bu zamanlarda talebe olmanın ne demek olduğunu idrak ediyordum. 

Öğreten kişi, ancak öğrenenin talep ettiği kadarını verebilir. Öğrenme yolculuğunda talebelik etmenin anlamını Nefess Yoga’nın içinde 2 can eğitmen dostum (Arzu ve Yelina) sayesinde tecrübe etmekteydim. Heyecanla açılan bir eğitmenlik eğitiminde benim de kendi bilgilerimi paylaşmamı istediler ve çıraklık-ya da asistanlık- için ilk adım burada atıldı. Hem talebe hem çırak olmayı o kadar sevmiştim ki 2 sene üst üste aynı eğitimin parçası oldum. Bir yandan kendini geliştirmek, bir yandan da farklı insanların gelişim süreçlerine şahitlik edip destek olabilmek müthiş bir histi. Yıllar geçtikçe fark ediyorum ki aslen hep yolun başındayım. İstikrarla bir yolda yürüdükçe önünde yeni patikalar, yeni parkurlar açılıyor ve geriye dönüp baktığında hala yoldayım ve o yolun hep başındayım. 

Bu yolda olma hikayesinde kendi pratiğimi sürdürebileceğim insanlara ihtiyaç duyuyorken Şenol Topuz ile tanıştım ve yeniden bir grupla sabahları pratik yapmaya geri döndüm. Özetle; bir oda dolusu insanla, nefes sesleri, sıcak ve nemli hale soktuğumuz bir ortamda hareket etmekti sabah pratikleri. Kulağa ne kadar çekici geliyor? Her sabah o alanda olmak için heyecan duyuyor ve keyifle gidiyordum. Bazen keyfim olmadan da gittiğim oluyordu. Yıllarca bir takımla voleybol oynarken de hasta halimle antremana giderdim. Hafta sonu evde yaymak yerine salona koşmanın ve bir disipline adanmış insanlarla olmanın verdiği güven duygusunu şimdi yoga pratiğinde bulmuştum. Tanımadığım, bir oda dolusu insanın da benzer ya da benzemez sebeplerle sabahın karanlığında yola düşüp geliyor olması beni daha da motive ediyordu.

Bir Ashtanga yoga pratiği sonrası kahveli sohbet

Uzak Doğu’da farklı şekillerde de olsa meditasyon pratikleri için herkese açık Ashramlar, yoga pratikleri için Shalalar var ve bunlar bir yandan topluluk kurmanın kilit mekanları. Neden topluluk derseniz; birbirine destek olabilmek için derim. Arkadaşlık, eşlik, öğretmenlik ötesinde bir pratik/ disiplin içinde yaşamını belli bir çerçevede yaşayan kişilerin birbirlerine ve bütün topluluğa destek olması hem bireyler hem de topluluk için sürdürmeyi kolaylaştıran, dayanışmayı mümkün kılan bir çatı. İşte ben de böyle bir çatı altında olduğumu hissediyordum. Sabah pratiklerinin sonrasında sohbetler, kimi zaman ortak hayaller, bireysel yolculukta keşfedilenlerin hayatlarımıza yansıması derken günler akıp geçiyordu. 

Talebelik ve çıraklık dönemi hiç bitmedi. Ancak şimdi bir adım daha atmam için itekleniyordum nazikçe. Artık kendi alanımı açmalı ve yeni öğrencilerle öğrenmeye devam etmeliydim. Nefess Yoga’da 5 yıl kadar sürecek eğitmenlik serüvenim burda başladı. Sabah pratikleri, ufak Astanga topluluğumuzla sohbetler ve hayaller derken yoga ve meditasyon pratikleri kendi yaşam alanımdan dışarıya da yayılmaya başlamıştı. Ve çok kısa bir süre sonra yeniden asistanlık yapmaya geri dönerek destek alıp vermeye devam ettim. Hem talebe, hem çırak hem de bu yola girmeye niyeti olanlara yol açan ve eşlikçi olmayı bir arada deneyimliyordum.

Yağmur Kutlar
Kasım 2023

Bir yorum bırakın

Total
0
Share